13 Aralık 2011 Salı

Kabin Memuru olmak


Bizi uçakta çalışan garson zannediyorlar. Oysaki  biz o uçaktaki acil durum prosedürlerinden, yolcunun konforuna kadar her türlü şeyden sorumluyuz. Çoğu zaman yolcunun psikolojisi bile bizi ilgilendiriyor. Birilerine kızıp uçağı kaçırmak istemeyeceği ne malum ? Uçaktaki yolcularımız, genellikle uçuş korkusu ile uçağa gelen, uçakta midesi bulanan ya da kapalı mekan fobisi olan kişiler olduklarında onlara özel ilgi göstermemiz gerekiyor. Tabiki her şey gibi bunun da bir ölçüsü olmalı... Eğer o ölçüyü tutturamazsak bu sefer de fazla ilgiden hastalık hastası olmuş ( histerik ) yolcu edinmiş oluruz. :)





 Çekçeklerimizle gezdiğimiz için her durumda, her yerde kalabilecek potansiyele sahibiz. Adeta evimizi yanımıza alıp bütün dünyayı dolaşırız.Uçaktaki basınca ve saat farkından oluşan yorgunluklara herzaman hazırlıklıyızdır. Yanımızda ilaç torbamızla gezeriz. Hasta olmak bir lükstür bu meslekte çünkü. Bu mesleği parası için değil sevdiğimiz için yaparız.Aksi halde hafta sonu, bayram, yılbaşı gibi günlerde uçuşa gitmek zor gelirdi. Herkes uyurken çalışır, herkes çalışırken uyuruz :)) Aynı anda birden fazla meslek biz de mevcuttur. Tuvalette yangın çıkarsa  itfaiye eri oluruz, yolculardan biri fenalaşırsa ilkyardımcı ...



                                              


   Soğukkanlı olmamız beklenir ama bizim de acılarımız vardır. Uçağın kapıları kapatılınca tüm ekip kader  arkadaşı oluruz. Kaybettiğimiz değerlerimize ağlarken, acılarımızdan dersler çıkartırız.Havacılıkta tüm kuralların kanla yazılmış olması bu yüzdendir.Uçağın düşebilme ihtimaline karşın gayet serin kanlı çalışır, hiç bir prosedürü gözden kaçırmayız. Yolcularımızın emniyeti ve kendi emniyetimiz için elimizden gelenin fazlasını yaparız. Uçakta tüm prosedürlere ilişkin anonsları yaparak yolcuları bilgilendirmek bizim görevimizdir. Her şeyden önemlisi kendimize nasıl davranılsın istiyorsak, yolcularımıza öyle davranırız..

                                       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder